Derin
venöz
tromboemboli(DVT),
pulmoner
emboli(PE)
ve
serebral
venöz
sinus
trombozunu
kapsayan
venöz
tromboembolizmin
gebelikte
morbidite
ve
mortalitesi
yüksektir.
Gebelikte
venöz
tromboemboli
insidansının
1-2
/1000
olduğu
ve
mortalitesinin
de
1/100.000
olduğu
tahmin
edilmektedir.Dünya
Sağlık
Örgütü
gelişmiş
ülkelerde
pulmoner
emboliye
bağlı
maternal
mortalite
oranını
%
14.9
olarak
veririken(1),pulmoner
emboli
İngiltere’de
tromboemboliye
bağlı
maternal
mortalitenin
%
31.1
ini(2),
Amerika’da
CDC
verilerine
göre
de
%
9.3
ini
oluşturmaktadır(3).Gebelikte
tromboembolinin
aynı
yaştaki
gebe
kadına
göre
rölatif
riski
5
kat
artmışken,
postpartum
bu
risk
20
kata
kadar artmış olarak bulunmaktadır.
Gebelikte
trombo
emboli
riskinin
artmasının
sebebi
değişik
faktörlere
bağlanmaktadır, bunlar:
•
Artmış
intraabdominal
basınç
ve
gebe
uterusun
venlere
bası
yapması
•
Fizyolojik
olarak
artmış
koagulasyon faktörleri
•
Sistemik
fibrinolitik
aktivitenin
azalması
•
Doğum
esnasında
doku
travması
Gebelikte Venöz Tromboembolizm Profilaksisi
Prof Dr Sedat KADANALI
Tabii
bunlardan
farklı
olarak
bireysel
olarak
var
olan
herediter
ve
edinsel
faktörlerde
her gebede farklı olarak ortaya çıkmaktadır.
Ülkemizde
Sağlık
Bakanlığı
maternal
mortaliteyi
azaltmak
için
2014
yılında
“Riskli
Gebelikler
Rehberi
“
yayınladı,
bu
rehberin
ilk
konusuda
“Gebelikte
Venöz
Tromboembolizm
Yönetim
Rehberi”
idi.
Bu
rehbere
baktığımızda
İngiltere’de
ki
Royal
College
of
Obstetricians
&
Gynecologist
(RCOG)
in
2009
yılında
çıkardığı
rehberin(Reducing
the
Risk
of
Venous
Thromboembolism
during
Pregnancy
and
the
Puerperium)
aynısı
olduğu
görülmektedir.
RCOG
bu
gebelikte
trombo
emboli
rehberini
2015
yılında
revize
etmiştir(4).
Bakanlığın
rehberinin
kaynağını
oluşturan
RCOG rehberinin öncelikle nasıl düzenlendiğine bir göz atmak gerekir.
İngiltere
dönemsel
olarak
ülkesindeki
maternal
mortaliteye
bakmaktadır(
The
Confidental
Enquires
into
Maternal
Death).
İngiltere
pulmoner
emboliye
bağlı
maternal
mortalite
verisine
baktığında
2003
-2005
yılları
arasında
1.56/100
000
olan
oranın
2005-2008
yılları
arasın
0.70/100
000
e
düştüğünü
görmüş
ve
bunu
da
2004
de
RCOG
un
yayınladığı
gebelikte
tromboemboli
profilaksi
önerilerine
bağlamıştır.
Ancak
2011-2013
yılları
arasında
PE
ye
bağlı
maternal
mortalite
istatiksel
anlamlı
gözükmese
de
1.1/100.000
e
çıkmıştır(5).Yani
agresif
tromboproflaksi önerilerine rağmen PE ye bağlı mortalite artmıştır.
Ülkemizde
pulmoner
emboliye
bağlı
maternal
mortaliteyi
gösteren
ilk
yayın
2017
yılında
çıkmıştır.
Bu
yayında
2013
yılındaki
tüm
ülkedeki
maternal
mortaliteye
retrospektif
olarak
bakılmıştır.Türkiye’de
2013
yılında
224
maternal
ölüm
vakası
rapor
edilmiştir,
maternal
mortalite
15.9/100.000
olarak
hesaplanmıştır.
Bu
kayıpların
17
tanesi
pulmoner
emboliye
bağlı
olarak
görülmüş
ve
PE
ye
bağlı
ölümlerin maternal mortalitenin %7.58 ini oluşturduğu görülmüştür(6).
Gebelikte
venöz
tromboembolizmi
öngörmede
risk
faktörleri
kullanılmaktadır,
bu
faktörler
aslında
gebe
olmayan
populasyonda
kullanılan
Caprini
ve
Padau
risk
faktörlerine
dayanmaktadır(7,8).
Bu
risk
faktörlerinin
belirlenmesi
retrospektif
bir
çalışma
ile
cerrahi
sonrası
tromboemboli
riski
üzerinden
hesaplanmıştır,
eğer
Caprini
skoru
0-1
ise
risk
%
0,
skor
2
ise
%0.7,
skor
3-4
ise
%
1,
skor
5
ve
üzeri
ise
risk
%1.9
olarak
bulunmuştur(7).
Padua
sisteminde
ise
tıbbi
bakım
hastalarında
Padua
skoru
4
ve
üzeri
ise
venöz
tromboemboli
riski
profilaksi
almayanlarda
%
11,
alanlarda
%
2.1
bulunurken,
skoru
4
den
az
olan
hastalarda
bu
risk
%0.3
olarak
bulunmuştur(8)(
Tablo
1-2).
Buradan
da
anlaşılacağı
üzere
risk
faktörleride
gebe
olmayan
kadınlardan
alınmış
ve
retrospektif
veri
ile
elde
edilmiş
gebeliğe
uyarlanmış
verilerdir.
Rehberlerin
kullandığı
verilerin
kaynağı
ve
değeri
açısından
bu
önemlidir.
Bu
risk
faktörleri
çoğu
ulusal
tromboproflaksi
rehberindeki
risk
faktörlerinin kaynağını oluşturmaktadır.
Devamı var….
Araştırma sorusu:
Erken gebelik kayıplarında tekrarlayan misoprostol uygulaması tedavi başarısını artırır mı?
Özet cevap:
Tekrarlayan misoprostol uygulaması tedavi başarısını artırmaz ve daha çok analjezik kullanımına neden olur.
Zaten bilinenler:
Erken gebelik kaybında misoprostol cerrahi tahliye ihtiyacını azaltır ve tam atılmaya kadar geçen süreyi azaltır. Ancak,
tekrarlayan dozların etkinliği açık değildir.
Çalışma tasarımı, büyüklüğü, süresi:
Ağustos 2015 ve Haziran 2016 arasında, tek bir üçüncü düzey hastanede erken gebelik kaybı (<12 hafta) yaşayıp
medikal tedavi isteyen kadınlar alındı. Tedavi başarısında %30 bir azalmayı tespit etmek için 160 hastanın yeterli olduğu
hesaplanmıştır.
Katılımcılar, materyal, ortam ve yöntem:
Katılımcılar 1. Gün 800 mcg vaginal misoprostol aldılar ve sonra rastgele olarak iki gruba ayrıldılar: tek doz grubu 8. gün
değerlendirildi. Tekrarlayan doz grubundaki hastalar 4. Gün değerlendirildi ve gerekiyorsa bir doz daha verilip 8. Gün
tekrar değerlendirilmek üzere randevu verildi. Eğer, 8. Gün tam atılım olmadıysa (transvaginal ultrasonografi ile
endometrial kalınlık >15 mm veya gestasyonel kese varsa) cerrahi tahliye yapıldı. Primer sonuç ölçütü, 8. Güne kadar
cerrahi girişim ihtiyacı olmaması olarak tanımlanan tedavi başarısıydı.
Ana sonuçlar ve şansın rolü:
Son analizde tek doz grubunda 87 ve tekrarlayan doz grubunda 84 katılımcı vardı. Tekrarlayan doz grubundaki hastaların
41’i (%48.8’i) ikinci dozu aldı. Tedavi tek doz grubunda 67 (%77) hastada, tekrarlayan doz grubunda 64 (%76) hastada
başarılı oldu (RR: 0.98, %95 CI: 0.83 – 1.16, p= 0.89). Tekrarlayan doz grubundaki hastaların reçetesiz ağrı kesici
kullanımı daha fazlaydı (%82.1’e %69, p = 0.04).
Sınırlamalar, dikkat edilmesi gerekenler:
Çalışma kör olarak yapılmadı ve tam atılım için kullanılan tanımlama tartışmalı bulunabilir. Tüm katılımcılar için takip
süresi aynı değildi, 8. Gün öncesinde bir kısım hastada 4. Günde tam atılım olurken bir kısmı da acil D&C oldu. Ancak,
bu primer sonuç ölçütünü etkilememiştir.
Bulguların önemi:
Sonuçlarımız, benzer başarı oranı ve analjezik kullanımı açısından daha olumlu profili nedeniyle tek doz protokolün,
tekrarlayan protokolden daha iyi olduğunu düşündürmektedir.
Çeviren Dr.Barış Ata
Tüm makale için tıklayınız
Erken Gebelik Kayıplarında Tek Doz ile Tekrarlayan Doz Misoprostol
Karşılaştırması - Randomize Kontrollü Çalışma
Y Mizrachi, A Dekalo, O Gluck, H Miremberg, Lotem Dafna, O Feldstein, E Weiner, J Bar, R Sagiv
Human Reproduction 2017
Kaynak: https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/28402415